Ey Resulüm! Onları kendilerine yaklaşan Kıyâmet Gününe karşı uyar. Öyle
bir gün ki, korkuyla yürekleri ağızlarına gelir ve kederlerinden yutkunur
dururlar. O gün geldiğinde zâlim olanların ne bir dostu, ne de sözü kabul
edilir bir şefaatçisi vardır. Mu’min,18
Eğer kulumuza (Resûlullah s.a.v.)’e bölüm bölüm indirdiğimiz, Kur’ân’dan
şüpheniz varsa, Onun sûrelerinin benzeri bir sûre de siz ortaya koyun. Eğer
söylediklerinizin doğru olduğu İddiasında iseniz de, Allah'tan başka,
güvendiğiniz insanlarıda yardımınıza çağırın. Bunu yapamazsanız, ki asla
yapamayacaksınız, o takdir de , Allah’a sığınıp emirlerine uyarak, günahlardan
sakınarak, gerçekleri inkar edenler için
hazırlanmış, Yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten korunun..! (Bakara,
23-24)
O dehşetli Kıyamet günü’nde, o
zalimler, (işledikleri kötü amellerden) kazandıkları ceza üstlerine çöktüğünde, onların korkudan
titrediklerini görürsün.! İman edip
Salih amellerde bulunanlar ise, cennet
bahçelerindedirler.! Rableri katında her
diledikleri onlarındır. İşte en büyük
lutuf, nimet ve ikram budur.!
(Şura, 22)